tvnet’te Halil Hasan Erdoğan’ın moderatörlüğünde yayınlanan ‘Olan Biten’ isimli programda bu hafta bir kez daha Türkiye ve dünya gündeminin nabzını tutuldu.
Yeni Şafak Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hüseyin Likoğlu, Yeni Şafak yazarları İhsan Aktaş ve Doç. Dr. Turgay Yerlikaya’nın yorumlarıyla yer aldığı programda Türkiye’nin son dönemde tüm dünyaya güçlü bir şekilde verdiği terörle mücadelede kararlılık mesajı değerlendirildi.
Türkiye’nin ABD’de yürüttüğü diplomasi trafiğine ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Kabine Toplantısı sonrasında terörle mücadeleye ilişkin vermiş olduğu mesajları değerlendiren İhsan Aktaş, çarpıcı açıklamalarda bulundu.
Değerlendirmelerinde son yedi sekiz aydır Türkiye’nin Irak ile arasında uluslararası ilişkilerde ve bölgenin geleceğiyle alakalı farklı bir düzlem ortaya çıktığını ifade eden Aktaş, Irak’ta nüfusun yüzde 60’ının Şii olsa da Arap milliyetçiliğinin derinleştiğini söyledi.
Ortaya çıkan Şii Arap milliyetçiliği ile Iraklıların İran’ın nüfuzuna karşı çıktığını belirten Aktaş, “Yani diyorlar ki biz bağımsız bir ülkeyiz. Biz Iraklıyız. Iraklıyız ve İran’ın elinin kolunun bu kadar içimizde olmasına razı değiliz. Yani öncelikle olarak bu Irak’ın millileşmesi ya da bir ulus devleti olarak tekrar güçlenme eğilimine girmesinde tabanda gelişen bu Arap milliyetçiliğini yani Şii Arap milliyetçiliğini bir göz önünde bulundurmamız lazım.” dedi.
Diğer taraftan ABD’nin İran’la çatışma içerisinde olduğuna da dikkati çeken Aktaş, “Benim bir tezim var bu İran’ı rahatsız edebilir ama. Irak’ı ABD işgal etti. İran da bu kaosu ya da işte o kargaşayı sürdürülebilir hale getirdi. Yani şöyle belki bir şiddet anlamında karşı mücadele anlamında anlamında karşı bir şey vermiştir ABD’ye karşı milisleşme üzerinden. Gelinen noktada o birkaç unsur var.” ifadelerini kullandı.
Değerlendirmelerine sürdüren Aktaş, kendi kanaati olduğunu belirterek ABD’nin terör örgütü PKK’ya verdiği destek üzerinden bölgedeki planına ilişkin çarpıcı ifadeler kullandı.
ABD’nin Irak’taki PKK’dan vazgeçtiğini, asıl derdinin düşüncesinin Suriye’deki PKK olduğunu ancak Türkiye’nin bunu da kabul etmediği belirten Aktaş, “Bir, Irak devletinin isteği ve talebiyle Türkiye’nin çabalarıyla ve bir yönüyle aslında Arap devletlerinden de özellikle Birleşik Arap Emirlikleri’nden de alınan destekle bu kalkınma yoluna ben istikrar yolu ifadesini kullanıyorum. Hatta belki zamanla kalkınma ve istikrar, onları birlikte kullanılabilir. Bir kalkınma yolu projesi var. Türkiye’yle Irak devlet olarak bunun tarafı aynı zamanda maddi olarak destekleyecek taraflar da var.” dedi.
Söz konusu kalkınma yolunun Kuzey Irak Bölgesel Hükümeti’nin bir parçası olup olmayacağına dair tartışmanın olduğunu aktaran Aktaş, Türkiye’nin Kuzey Irak’ın da dahil edilmesinden yana olduğunu söyleyerek, “Ben öyle zannediyorum ki Amerika Birleşik Devletleri bölgede etkisi azalırken önünde iki tane tercih var. Ya İran’a terk edecek bölgeyi. Ya da Irak devletinin Türkiye’yle iş birliği halinde olduğu bir düzene rıza gösterecek. Bu rıza gösterme içerisinde enteresandır Amerika Birleşik Devletleri’yle İran’ın ortak çalıştığı bir nokta var, PKK.” diyerek Irak’taki Talabani bölgesinde PKK’ya alan açma olduğunu söyledi.
Söz konusu bölgedeki PKK’nın İran tarafından da desteklendiğini kaydeden İhsan Aktaş, “Ayrıca Irak içerisinde orduya da dahil edildi, İran’ın milisleri var. Yani gayrinizami ordular var. İşte bütün bu kargaşadan öyle zannediyorum ki Irak hükümeti Türkiye’yle beraber bu badireyi aşacak.” sözleriyle Türkiye’nin Bağdat hükümeti ile teröre karşı iş birliğine dikkati çekti.