Avrupa Birliği Polis Teşkilatı’na (Europol) göre, Avrupa’daki eroin ticareti konusunda Türkiye merkezli suç şebekelerinin hakimiyeti devam ediyor. Afganistan kaynaklı eroin, büyük ölçüde Türkiye’deki limanlar aracılığıyla AB ülkelerine gönderiliyor. Avrupa Birliği (AB) uyuşturucu pazarının perakende değerinin en az 31 milyar euro olduğu hesaplanıyor.
Europol’e göre uyuşturucu pazarı, yolsuzluk ve şiddet nedeniyle toplumsal dokuyu giderek daha fazla yıpratıyor.
Europol ve Avrupa Uyuşturucu ve Uyuşturucu Bağımlılığını İzleme Merkezi (EMCDDA) tarafından hazırlanan “AB Uyuşturucu Piyasaları Raporu” Perşembe günü açıklandı. Rapora göre, yapılan operasyonlarda ele geçirilen yüklü miktarlar, Avrupa genelinde uyuşturucuya ulaşılabilirliğin giderek arttığını gösteriyor.
Avrupa’da en yaygın uyuşturucu esrar. Yaklaşık 12,6 milyar euroluk hacimle esrar ticareti, Avrupa uyuşturucu pazarının ilk sırasında yer alıyor. Yılık 11,6 milyar euroluk yasa dışı ticaret hacmine sahip kokain ikinci sırada, yıllık 5,7 milyar hacme sahip eroin ticareti de üçüncü sırada yer alıyor. Geri kalan yaklaşık 2,2 milyar euroluk yasa dışı pazar da ekstazi ve kristal meth gibi diğer sentetik uyuşturucuları içeriyor.
HOLLANDA VE BELÇİKA İLK SIRADA
BBC Türkçe’den Yusuf Özkan’ın aktardığı AB Uyuşturucu Raporu’na göre, amfetamin, metamfetamin, MDMA ve sentetik uyuşturucular ile esrar genellikle Avrupa’da üretiliyor. Hollanda ve Belçika, bu uyuşturucuların üretimi ve dağıtımında başı çekiyor. Kokain, Avrupa ülkelerine Güney Amerika’dan geliyor. Hollanda, Belçika ve İspanya, Avrupa’daki kokain ticareti açısından en önemli üç ana giriş ülkesi.
Avrupa limanlarına konteynırlarıyla taşınan kokain, AB genelinde benzeri görülmemiş bulunabilirliğe ulaştı. Rapora göre, liman işçilerine yönelik rüşvet ve baskı kokain kaçakçılığının temel etkenlerinden biri. Europol’e göre, eroin en yaygın kullanılan yasa dışı uyuşturucu olmaya devam ediyor.
TÜRKİYE, ÖNEMLİ BİR GEÇİŞ NOKTASI
Avrupa’da kullanılan eroinin ana kaynağı Afganistan. Ancak eroinin AB ülkelerine ulaşmasında Türkiye hala önemli bir geçiş noktası. Rapora göre, Avrupa Birliği’ne yönelik eroin kaçakçılığı giderek artan oranda deniz yollarına, özellikle de küresel konteyner trafiğine ve Türkiye’den kalkan feribotlara dayanıyor. Europol’e göre “Türk suç örgütleri, Avrupa pazarına yapılan toptan eroin kaçakçılığında hakimiyetini sürdürüyor”.
Ancak eroin kaçakçılığı için Batı Balkan rotası gibi diğer seçenekler de kullanılmaya devam ediyor. Eroin üretimi için temel kimyasal madde olan asetik anhidritin de, Türkiye üzerinden Balkan rotası aracılığıyla Avrupa’ya gönderilmeye devam ediyor. Rapora göre, Afganistan’daki metamfetamin üretimi de, yerleşik eroin yolları üzerinden Avrupa Birliği’ne yönelen kaçakçılık nedeniyle tehdit haline geldi.
Europol, Türkiye’de artan metamfetamin yakalama oranlarını, böyle bir gelişmenin işareti olarak değerlendiriyor. Europol, Afganistan’daki Taliban yönetiminin Nisan 2022’de aldığı uyuşturucu yasağı kararı nedeniyle, 2023’te afyon (haşhaş) ekimi ve eroin üretiminde önemli bir azalmaya işaret ediyor. Bunun da Avrupa’da eroin ticaretinde bir azalmaya yol açabileceği vurgulanıyor.
BAKANLIK ‘AB PAZARLARINA GİRİŞİ ÖNLÜYORUZ’ DİYOR
İçişler Bakanlığı 2023 Uyuşturucu Raporu’nda da, “rekor olarak nitelendirilen yüklü eroin yakalamaları nedeniyle Türkiye’nin, Balkan Rotası üzerinde hayati bir öneme sahip olduğu” vurgulanıyor. Türkiye’nin raporuna göre, 2020 yılına kadar Batı ve Orta Avrupa’daki eroinin yüzde 70’inden fazlası Balkan Rotası üzerinden giriş yapıyordu.
Türk makamlarının, Europol’ün verilerine de atıfta bulunduğu raporda, Türkiye’nin eroinin AB pazarlarına girişinin önlenmesi adına merkezi bir öneme sahip olduğunu vurgulanıyor. Son Cumhurbaşkanlığı seçimi sonrası göreve gelen İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, aralık ayında yaptığı açıklamada, koltuktaki 6 ayında 132 bin uyuşturucu operasyonu yapıldığını söylemişti.
AB Uyuşturucu Piyasaları Raporu’na göre, bulundukları koşullara çok hızlı uyum sağlayan uyuşturucu pazarındaki suç örgütleri, Ukrayna savaşı ve korona virüsü salgını gibi olumsuzluklardan çok fazla etkilenmedi. Suç ağları, sentetik uyuşturucu üretmek için yeni kimyasallar kullanmaya devam ediyor ve bu da kolluk kuvvetleri için yeni zorluklar yaratıyor. Suç örgütleri yasadışı iletişimi gizlemek, uyuşturucu dağıtım modellerini geliştirmek ve riski azaltmak için dijital olanaklar ve teknolojiden yararlanıyor.
Europol’e göre son zamanlarda uyuşturucunun perakende satışına yönelik sosyal medya ve anlık mesajlaşma uygulamalarının kullanımında ciddi artış yaşanıyor.
Bu da daha çeşitli uyuşturuculara erişimi kolaylaştırıyor. Yasa dışı uyuşturucu ticareti şiddet ve güvenlik sorunlarının yanı sıra, yolsuzluklar nedeniyle de Avrupa’da önemli bir sorun oluşturuyor. Rapora göre uyuşturucuyla ilgili yolsuzluk lojistik merkezleri, hukukçular ve finans sektörü çalışanlar gibi temel altyapıya erişimi olan kişileri hedef alıyor.
Çoğunlukla şiddet ile bağlantılı olan yolsuzluk, toplumsal dokuyu yıpratıyor ve yönetişimi zayıflatıyor. Avrupa Birliği Komisyonu’nun Göç ve İçişlerinden sorumlu üyesi Ylva Johansson toplumun yapısını, demokrasiyi ve hukukun üstünlüğünü baltalayarak kamu sağlığını ve güvenliğini tehlikeye atan yasa dışı uyuşturucu pazarının AB için ciddi bir güvenlik tehdidi oluşturduğunu vurguladı.
(DIŞ HABERLER SERVİSİ)